İnovasyon bir alandaki gelişmeleri kapsar. Çevresel sürdürülebilirlik inovasyona eklendiğinde ise yapılacak değişiklikler ve gelişmelerin doğaya zarar vermeden devam ettirilmesi ortaya çıkar. Üretim veya şirkette yapılacak bir yeniliğin ilerleyen yıllarda devamlılığını sağlaması beklenir. Bu devamlılığı doğru tespit etmek için şirketlerin hileli finansal raporlama yapmaması gerekir. Böylelikle sürdürülebilir inovasyon uygulandığında kar ve zarar dengesi düzgün sağlanabilecektir.
İnovasyon, TDK’ye göre yenileşim anlamına gelir. İnovasyon sadece bir yeniliği kapsamaz. Yapılacak yeniliğin devamlılığını da sağlanmasını hedefler. Buradaki yeniliğin bir değer katması beklenir. İnovasyon bir süreç olduğu için hem bir süreci hem de bir sonucu kapsar. Bu süreç ve sonucu iyi bir şekilde planlayan düşünce tarzına inovatif denir. İnovatif düşünce kültürü temel amaç olarak toplumu fikirlerle daha ileriye getirmeyi hedefler. Bu doğrultuda teknolojik gelişmeleri yakından takip ederek çalıştıkları ortama yeni fikirler sunması beklenir. Düşünce kültürünü benimseyen şirketler genellikle daha ileriyi hedefleyerek kendilerine amaç belirlemiş olurlar. Bu sayede her zaman kendilerine bir motivasyon kaynağı bulurlar.
16 Haziran 1972 yılında çevre konferansında hızla tüketilen kaynakların en sonunda biteceği, bu yüzden daha sürdürülebilir kaynaklara yönelinmesi gerektiği konuşulmuştur. Çevresel sürdürülebilirlik, doğal kaynakları korumak, hava kirliliği veya herhangi bir çevre kirliliğine sebep olmamak ve kendini yenilemesi için doğaya fırsat verilmesi gibi konuları kapsamaktadır. Bu alanlarda çalışarak güneş enerjisi, rüzgar enerjisi, hidroelektrik santralleri, elektrikli araçlar gibi sürdürülebilirliği yüksek kaynaklar kullanılmaya başlanmıştır. Bu kaynakları iş yerlerinde kullanmak maliyet anlamında daha uygundur.
Teknoloji gelişimini durdurmayan ve ilerleyen zamanlarda da durdurmayacak gibi duran bir alandır. Makineleşme zamanından günümüze kadar olan gelişmeler insan hayatında kolaylık sağlasa da çevreye oldukça zarar vermiştir. Bu gibi zararların önüne geçmek adına çeşitli inovasyonlar gerçekleştirilmektedir. Çevresel inovasyon diğer adıyla eko-inovasyon, doğrudan veya dolaylı yollarla doğada iyileşmelere katkı sağlayan inovasyonlardır. Bu tip inovasyonlarla insan ve çevre dengesi sağlanması ön plandadır. İnsanlar sosyal gelişim göstermeye başladığından bu yana çevre ile dost olmak yerine çoğu zaman düşman olmuştur. Özellikle Sanayi Devrimi ve sonrasında kömür enerjisinin kullanımındaki yaygınlaşma bunu tetiklemiştir. Halbuki, çevre ile iyi geçinerek gerekli enerjiyi sağlamak ve ihtiyacı gidermek oldukça kolaydır.
Çevre inovasyonlarından bazıları şu şekilde sıralanabilir:
Birleşmiş Milletlere (BM) göre, çevresel sürdürülebilirlik inovasyonları gelecek nesillerin günümüzdeki koşulların aynısını hatta daha iyisini yaşamasını sağlayacak. Sürdürülebilirlik alanındaki inovasyon projeleriyle birlikte işletmede iç kaynaklar, tekrardan şirkete katkı olarak dönecektir. Bu şekilde kaynak tüketimleri zarar yerine hem doğaya fayda sağlar hem de firmalara getirisi olur. Bu yüzden çevresel sürdürülebilirlik alanındaki inovasyon projelerini yakından takip etmek ve bu projeleri geliştirmek oldukça önemlidir. Yazının devamında inovasyon projelerini bulabilirsiniz.
İşletmelerde çevresel sürdürülebilirlik ve inovasyon, özellikle günümüzde doğayı korumak adına düzenlenen projelerle yenilik yapılmasına karar verildiğinde ilk sıralarda yer alır. Şirketler, DB Breweries gibi, azalan satış oranlarını çevreye katkı sağlayarak kar edebilir. Sürdürülebilir enerjiler veya planlar şirketlerin ekonomik büyüme oranını yükseltir. Bunun nedeni hem firmaların çevre faktöründen dolayı daha çok tercih edilebilecek olması hem de sürdürülebilir olan enerji ve üretim maddeleri için maliyetteki karlar gösterilebilir.
İnovasyon ve çevresel sürdürülebilirlik işletmelerde dış kaynaklar çeşitliliğini olabildiğince en aza indirerek şirket verimliliğini artırır. Sadece verimlilik artırmak adına yapılmayan inovasyonların birçok faydası bulunur: