1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’na göre kişilerin üzerinde bulunan bina, arsa, ev gibi taşınmazlar için devlete yapılan ödemelere emlak vergisi denir. Emlak vergisi, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde bulunan arsa, arazi ya da evlerin mülk sahipleri ya da arsa sahipleri tarafından ödenmesi gerekir. İlgili taşınmazlar için mülk sahipleri yoksa binanın tahsis edildiği kişiler tarafından emlak vergisinin ödenmesi gerekmektedir. İlk defa ev, arsa ya da arazi sahibi olan kişiler emlak vergisini ödemek için öncelikle emlak beyanında bulunması gerekmektedir. “Tapu Taşınmaz Beyanı” olarak bilinen bu işlemi isterseniz e-Devlet portalı üzerinden gerekli talimatları vererek yaptırabileceğiniz gibi isterseniz tapu ile ilgili belediye merkezlerine giderek taşınmazlar hakkında beyanda da bulunabilirsiniz. Taşınmazlar için tapu beyanında bulunurken ihtiyacınız olacak birkaç belge vardır. Bu belgeleri ilgililere sunduğunuzda sizlere o taşınmaz için belirlenen vergi miktarını söyleyebileceklerdir. Taşınmaz beyanında bulunurken ihtiyacınız olan belgeler şunlardır:
Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde taşınmazı bulunan her vatandaş emlak vergisini ödemekle yükümlüdür. Emlak vergisi her yıl mayıs ve kasım aylarında olmak üzere iki kez ödenir. Bina, arsa ya da arazi gibi taşınmazlara ait bu vergiler belediyeler tarafından tahsil edilmektedir.
İndirimli emlak vergisinden yararlanmak isteyen kişiler için birtakım şartlar vardır. Emlak vergisinden muaf olmak için gerekli koşulları sağlayan her bir bireyin aynı olan bu şartları yerine getirmeleri gerekmektedir. Emlak vergisinden muaf olmak için gerekli olan şartlar şunlardır:
Emlak vergisi muafiyetinden yararlanmak isteyen kişiler tüm koşul ve şartları sağladıklarında ilgili belediyelere gerekli işlemleri yaparak muafiyet başvurusunda bulunabilirler. Muafiyet için gerekli olan belgeler ve formlar doldurularak işlemleri tamamlamaları gerekir.
Emlak vergisinden muaf olmak için ilgili belediyelere iletilmesi gereken bazı belgeler vardır. Bu belgeler kişilere göre farklılık gösterebilir. Emekliler, engelliler, gazi ve şehit aileleri için farklı belgeler istenebilir. Bu yüzden emlak vergisinden muaf tutulan kişilere göre gerekli olan belgeler şu şekildedir:
Bu belgelerin yanı sıra belediyelere ibraz edilmesi zorunlu formlar eksiksiz bir şekilde doldurularak ilgili belediyelere verilmelidir. Doldurulan belgelerde ıslak imza kullanılması zorunludur.
Her yıl taşınmazlar için ödenen emlak vergisi bazı kişiler için indirimli bir şekilde uygulanır. Emlak vergisi oranı %0 olarak belirlenen bu kişilere ait taşınmazlar için herhangi bir ücret ödemesi yapmazlar. Emlak vergisinden muaf tutulan kişiler aşağıdaki gibi listelenebilir:
Emlak vergisinden muaf olmak için kişinin herhangi bir gelirinin olmaması en önemli şartlardan biridir. Ayrıca kişiye ait başka bir taşınmazın da olmaması gerekir. İlgili taşınmazı da kendi ikametleri için kullanıyor olmalılardır. Ayrıca bir taşınmazın vergiden muaf olabilmesi için belli ölçüler de olmalıdır. Bir başka muafiyet durumu da devlete ait olan kurum ve araziler için geçerlidir. Devletin sahip olduğu hiçbir kurum ya da arazi vergiye dahil edilmez. Farklı devletlere ait konsolosluk binaları, dini ve askeri yapılar, barajlar gibi mülkler de emlak vergisinden muaf tutulur.
Belirli koşulları karşılayan kişiler emlak vergisi muafiyetinden yararlanabilmektedir. Fakat bazı kişiler bu vergi muafiyeti hakkında bilgileri olmadıkları için taşınmazlarına ait vergileri ödeyebilirler. Emlak vergisi muafiyeti olan kişiler vergi muafiyeti için başvurularını yaptıktan sonra geçmişe dair ödedikleri vergi ücretlerinin iadesini talep edebilirler. Geriye dönük olarak son 5 yıl içerisindeki vergilerin geri iadesi alınabilir. Vergi iadesi için gerekli olan formlar doldurularak ilgili belediyelere müracaat edildiğinde gerekli işlemler başlatılabilir.
Emlak vergisi iade dilekçesinde vergiden muaf olmanız için gerekli şartları karşıladığınızı ve Emlak Vergisi Kanununun ilgili maddesi gereğince vergi muafiyetinizi ve geriye dönük iade talebinizi isteyebilirsiniz. İade dilekçesinde vergiden muaf olacak mülk bilgileri, mülk sahibine ait bilgiler ve ek belgeler sunulmalıdır.
Globalleşen ekonomide şirketler büyüdükçe kontrolleri de zor olmaktadır. Bazı durumlarda kurum ve işletmelerin finansmanı kötü niyetli kişiler tarafından sömürülebilir. Bu suçlar beraberinde şirket varlığı eriyebilir. Yatırımcı ve hak sahipleri tarafından kayıplar verilebilir. İşletmelerin varlığını zedebileyecek bir suç olan usulsüzlük tecrübeli, objektif ve bağımsız bir kişi tarafından denetlemeye tabi tutulmalıdır.
Bazı işletmeler ise vermiş olduğu vergiyi hafifletmek adına gelirini olabildiği kadar az göstermeye çalışabilir. Varlıkların kötüye kullanılmasında genellikle varlıkların kaybolması ve rehin verilmesini gizlemek için yanıltıcı kayıtların yapılması söz konusudur.
Bunların yanı sıra bazı şirketlerin hileli finansal raporlama yaparak gelir ve gider dengesini farklı gösterdiği de bilinir. Hileli finansal raporlarla kişiler iş yerinde çalışıyor gösterilebilir. Bir başka örnek olarak ise iş yerine alınan bir ürün gibi gösterilerek kişisel eşyalar satın alınmasıdır.
Mali tablo ve raporlar, kamu ve kuruluşların en çok dikkat etmesi gereken konular arasındadır. Tablolar ve raporlar usulüne uygun şekilde hazırlanmalıdır. Üslüne göre hazırlanmayan raporlar, işletme veya kurum ve kuruluşlara maddi anlamda zarar verebilir. Hatalı raporlar en çok karşı karşıya kalınan alanlardan biriyse muhasebe raporlarıdır. Muhasebe raporlarındaki hata tespiti şirketin gelir ve gider dengesinde yanlışlara ve aynı zamanda gelecek planlamasında hatalı bir karar almasına neden olabilir. Bu gibi hataların kontrollerini ilgili birimlerdeki personeller üstlenir. Bu kişiler genellikle o alanda uzman kişiler veya denetimciler olarak karşımıza çıkar.