Nasıl Bir Ekonomi Gazetesi
31 Aralık 2022 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının Reeskont ve Avans İşlemlerinde Uygulanacak Faiz Oranları Hakkında Tebliğiyle;
Bu faiz oranları doğrudan vergi iş ve işlemleriyle ilgili değil. Ancak avans işlemlerinde uygulanacak faiz oranı gelir ve kurumlar vergisi matrahının belirlenmesinde, daha açık söylemek gerekirse reeskont uygulamasında yaygın olarak kullanılıyor.
Reeskont, vadesi gelmemiş senede bağlı borç ve alacakların, değerleme günündeki gerçek değerlerine indirgenmesi işlemi.
Borç ve alacak senedinin değerleme günündeki nominal değeri, senedin vade tarihine kadar olan süreye isabet eden faizi de içeriyor. Reeskont işlemi ile bu faiz miktarı tespit ediliyor ve vergi matrahının hesaplanmasında bu tutar gelir veya gider olarak dikkate alınıyor.
Vergi uygulamasında reeskont işlemi yapılmazsa, ticari kazancın tespitinde dönemsellik ilkesi tam olarak hayata geçmemiş oluyor.
Senede bağlı alacak ve borçların değerleme günündeki kıymetlerine irca edilmesi sırasında; Varsa senet üzerinde yazılı faiz oranı,
Reeskont tutarının hesaplanmasında; faiz oranı olarak reeskont işlemlerinde uygulanan faiz oranı değil, kısa vadeli avans işlemlerinde uygulanan faiz oranı esas alınıyor.
Dolayısıyla, borç ve alacak senetlerinin reeskontu işlemlerinde dikkate alınacak oran 31 Aralık 2022 tarihinde yayımlanan Tebliğin yürürlük tarihinden itibaren %10,75.
Yabancı para ile olan borç ve alacakların reeskontunda, varsa senette yazılı faiz oranı, senette faiz oranı yer almıyorsa yukarıda yer alan Merkez Bankası tebliğindeki faiz oranı değil, değerleme gününde geçerli Londra Bankalar Arası Faiz Oranı (LİBOR) esas alınıyor.
T.C. Merkez Bankası tarafından belirlenen yeni oranlar, 31 Aralık 2022 tarihinde yürürlüğe girdi.
Dolayısıyla, 31 Aralık 2022 tarihi itibariyle yapılacak reeskont işlemlerinde, yeni oran olan 10,75 kullanılacak.
Reeskont hesaplamasında şu konulara özellikle dikkat edilmesi gerekiyor.
Alınan çeklerin reeskonta tabi tutulup tutulmayacağı konusunda açık bir yasal düzenleme yok. Gelir İdaresi Başkanlığı, çekin ödeme aracı olması niteliğini dikkate alarak, uzun süre reeskonta tabi olmadığı görüşünde oldu. 2009 yılında, 3167 sayılı Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkındaki Kanun’la, 31 Aralık 2009'a kadar uygulanmak üzere, çekin üzerinde yazılı keşide tarihinden önce ödenmek için muhatap bankaya ibrazının geçersiz kabul edileceğine ilişkin bir düzenleme yapıldı. Bu düzenlemeyle çekin vadeli senet niteliği bir bakıma öne çıktı ancak bu düzenleme sonrasında da İdare eski görüşünü devam ettirdi. 3167 sayılı Kanun’da yer alan 31 Aralık 2009 tarihi birkaç defa ötelendi ve en son 4 Kasım 2021 tarih ve 7341 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikle 31 Aralık 2023 olarak belirlendi. İlk uzatma sonrasında Gelir İdaresi 30 Nisan 2012 tarih ve 64 sayılı Vergi Usul Kanunu Sirküleriyle görüşünü değiştirerek, gerçek mahiyeti itibariyle çeklerin vergi uygulamaları bakımından artık vadeli olma niteliğini kazandığı gerekçesiyle, ileri düzenleme tarihli çeklerin değerleme gününde vadesi gelmemiş senede bağlı alacak ve borçlar için uygulanması öngörülen reeskont uygulamasından yararlanmasının mümkün olduğunu açıkladı. Dolayısıyla bugün itibariyle ileri vadeli çeklerin reeskonta tabi tutulması mümkün.