27 Ocak 2022 tarihinde TBMM gündemine giren Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifiyle, diğer düzenlemeler;
ilişkin düzenlemeler önerilmiştir.
27.01.2022 tarihinde TBMM gündemine giren Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifiyle, diğer düzenlemeler yanında;
ilişkin düzenlemeler önerilmiştir.
Kanun Teklifinin bazı vergi düzenlemeleri aşağıda özetlenmiştir.
Teklife göre yeniden yapılandırma kapsamına;
girmektedir.
- Hazine ve Maliye Bakanlığı’na Bağlı Tahsil Dairelerince Tahsil Edilen Vergiler
Yapılandırma kapsamına;
girmektedir.
Teklifte yer alan düzenlemeye göre, Kanun’un yayımlandığı tarih itibariyle (bu tarih dahil);
ödenmesi halinde,
ödenmeyecektir.
Teklifle önerilen düzenlemeye göre, Kanun’un yayımlandığı tarih itibariyle ihtirazi kayıtla beyan edilmiş ancak ödenmemiş vergilerin, dava konusu yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın, kesinleşmiş alacaklarla ilgili düzenlemeler kapsamında yapılandırılması mümkündür.
Buna göre, ihtirazi kayıtla verilen beyannameler nedeniyle;
ödenmeyecektir.
Teklife göre, kapsama giren dönemlere ilişkin olarak, Kanun’un yayımlandığı tarih itibariyle yargı kararı ile kesinleştiği halde mükellefe ödemeye yönelik tebligatın yapılmadığı alacakların, kesinleşmiş alacaklarla ilgili düzenlemeler kapsamında yapılandırılması mümkündür.
Buna göre;
ödenmesi halinde,
ödenmeyecektir.
Önerilen düzenlemeye göre, bu kapsamdaki alacaklar için ayrıca tebligat yapılmayacak, alacakların vade tarihi olarak Kanun’un yayımlandığı tarih kabul edilecektir. Ancak, yapılandırılan borcun belirlenen süre ve şekilde ödenmemesi durumunda, vade tarihinde değişiklik yapılmayacaktır.
Kesinleşmiş alacakların yapılandırılması için 30.04.2023 tarihine kadar ilgili daireye yazılı olarak başvurulacak, yeniden yapılandırılan; Hazine ve Maliye Bakanlığı’na, Ticaret Bakanlığı’na, Sosyal Güvenlik Kurumu’na, il özel idarelerine ve belediyelere bağlı tahsil dairelerine ödenecek tutarların ilk taksiti 31.05.2023 tarihine kadar, diğer taksitler ise bu tarihi izleyen aylık dönemler halinde azami kırk sekiz eşit taksitte ödenecektir.
Düzenleme kapsamında ödenecek alacak tutarının tespiti için vergi asıllarına;
Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak ödenecek faiz tutarı hesaplanacaktır.
Teklifte Yİ-ÜFE tutarının hesaplanmasına ilişkin özel bir düzenleme yapılmamış, gecikme faizi veya gecikme zammı yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın ödeneceği hükme bağlanmıştır.
Bu düzenleme nedeniyle, Yİ-ÜFE tutarının, fer'i alacaklar için esas alınan hesaplama yöntemi kullanılarak hesaplanması gerekmektedir. Bir başka ifadeyle ödenecek faiz tutarı;
hesaplanacaktır.
Dolayısıyla, Yİ-ÜFE tutarının hesaplanmasında;
Yapılandırmada esas alınacak Yİ-ÜFE aylık değişim oranları özel olarak tanımlanmıştır. Yİ-
ÜFE aylık değişim oranı olarak TÜİK tarafından her ay için belirlenen;
kullanılacaktır.
Teklifin 9. maddesinde önerilen düzenlemeye göre, yukarıda özetlenen düzenlemeler kapsamında ortaya çıkacak borç tutarının peşin veya taksitle ödenmesi konusunda borçluların tercih yapmaları mümkündür. Tercihini taksitler halinde ödemek yönünde kullananlara 48 aya kadar vade tanınabilmektedir.
Teklife göre, hesaplanan tutarın ilk taksit ödeme süresi içinde tamamen ödenmesi halinde;
Taksitli ödemenin tercih edilmesi halinde, taksitler ödeme süresine bağlı olarak belli bir katsayıyla artırılacaktır. Açıklanan artış katsayıları şöyledir:
Yapılandırma hükümlerinden yararlanabilmek için öncelikle ilk iki taksitin süresinde ve tam ödenmesi gerekmektedir. Aksi halde yapılandırma bozulacaktır.
İlk iki taksitin zamanında ödenmesi koşuluyla, bir takvim yılında üç veya daha az taksitin süresinde ödenmemesi halinde, yapılandırma bozulmamaktadır. Ancak bu durumda, ödenmeyen taksit tutarlarının son taksiti izleyen ayın sonuna kadar, gecikilen süre için geç ödeme zammı ile birlikte ödenmesi gerekmektedir.
Bir takvim yılında üçten fazla taksitin süresinde ödenmemesi halinde Kanun’dan yararlanma hakkı tamamen kaybedilmektedir.
Kanun Teklifinde, kesinleşmiş borçlarını yapılandırmak isteyenlerin, diğer koşullar yanında, dava açmamaları, açılmış davalardan vazgeçmeleri ve kanun yollarına başvurmamaları gerektiğine ilişkin bir hüküm önerilmektedir.
Kesinleşmiş vergi borcuyla ilgili olarak takip ve tahsil işlemlerinden veya başka nedenlerden kaynaklanan davalar olabilir. Bu tür davası olan borçluların borçlarının yapılandırılabilmesi için söz konusu borçlarla ilgili dava açılmaması, varsa açılmış davalardan vazgeçilmesi ve kanun yollarına başvurulmaması gerekmektedir. Bu koşul gereği, yapılandırmadan yararlanmak üzere başvuruda bulunan borçluların, başvuru süresi içinde, ilgili tahsil dairesine davadan vazgeçme dilekçesi vermesi gerekmektedir.
Ödenecek Tutarlar | Tahsilinden Vazgeçilen Tutarlar |
|
|
Teklifte öngörülen düzenlemeye göre, kapsama giren ihtilaflı vergi ve cezaların bir kısmı ile güncelleme oranı dikkate alınarak hesaplanacak tutarın ödenmesi halinde, vergi ve cezaların bir kısmı ile faiz ve zamların tahsilinden vazgeçilecektir.
Ödenecek ve silinecek alacak tutarları, tarhiyatın / ihtilafın bulunduğu aşama dikkate alınarak aşağıda özetlenmiştir:
a) Kanunun yayımlandığı tarih itibariyle ilk derece mahkemesi nezdinde dava açılmış ya da dava açma süresi henüz geçmemiş olan vergi tarhiyatları ile gümrük vergilerine ilişkin tahakkuklarda
Ödenecek Tutarlar | Tahsilinden Vazgeçilen Tutarlar |
|
|
b) Kanunun yayımlandığı tarih itibariyle istinaf veya temyiz süreleri geçmemiş ya da istinaf/itiraz veya temyiz yoluna başvurulmuş ya da karar düzeltme talep süresi geçmemiş veya karar düzeltme yoluna başvurulmuş olan vergi tarhiyatları ile gümrük vergilerine ilişkin tahakkuklarda
Teklifte önerilen düzenlemeye göre, Kanun’un yayımlandığı tarih itibariyle;
olan tarhiyat ve tahakkuklarda, ödenecek alacak asıllarının tespitinde, Kanunun yayımlandığı tarih itibariyle tarhiyatın/tahakkukun bulunduğu son durumdaki tutar esas alınır. Son kararın durumuna bağlı olarak ödenecek ve tahsilinden vazgeçilecek tutarlar aşağıdaki Tabloda yer almaktadır:
Son kararın terkin olması halinde;
Ödenecek Tutarlar | Tahsilinden Vazgeçilen Tutarla |
|
|
Son kararın tasdik veya tadilen tasdik olması halinde;
Ödenecek Tutarlar | Tahsilinden Vazgeçilen Tutarlar |
|
|
Son kararın bozma kararı olması halinde;
Ödenecek Tutarlar | Tahsilinden Vazgeçilen Tutarlar |
|
|
Son kararın kısmen onama kısmen bozma kararı olması halinde, onanan kısım için;
Ödenecek Tutarlar | Tahsilinden Vazgeçilen Tutarlar |
|
|
Son kararın kısmen onama kısmen bozma kararı olması halinde, bozulan kısım için;
Ödenecek Tutarlar | Tahsilinden Vazgeçilen Tutarlar |
|
|
Madde kapsamında ödenecek alacak tutarının tespiti için vergi asıllarına;
Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak ödenecek faiz tutarı hesaplanacaktır.
Hesaplamayla ilgili konular bir önceki bölümde yapılmıştır.
Teklifin 3. maddesinin altıncı fıkrasında, Kanun’un kapsadığı dönemlere ilişkin olarak, Kanun’un yayımlandığı tarihten önce pişmanlık talebi ile veya izaha davet kapsamında verilip, ödeme yönünden şartların ihlal edildiği beyannameler ile kendiliğinden verilen beyannameler için kesilen ve Kanun’un yayımlandığı tarih itibariyle dava açma süresi geçmemiş olan vergi cezaları için 3. maddenin üçüncü fıkrası hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
Pişmanlıkla veya izaha davet kapsamında verilen beyannamede yer alan vergi kesinleşmiş olduğundan, 3. madde kapsamına girmemektedir. Dolayısıyla bu maddede sadece cezaya ilişkin düzenleme önerilmektedir.
Teklifte yer alan düzenlemeye göre, Kanun’un yayımlandığı tarih itibariyle, uzlaşma hükümlerinden yararlanılmak üzere başvuruda bulunulmuş, uzlaşma günü verilmemiş veya uzlaşma günü gelmemiş ya da uzlaşma sağlanamamış, ancak dava açma süresi geçmemiş alacaklar için Kanun’un kesinleşmiş alacaklarla ilgili 3. maddesi hükmünden yararlanılması mümkündür.
Bu durumda olanların, düzenlemeden yararlanmak istemeleri durumunda, ödenecek ve silinecek tutarlar aşağıdaki tabloda yer almaktadır.
Ödenecek Tutarlar | Tahsilinden Vazgeçilen Tutarlar |
|
|
Madde hükmünden yararlanmak isteyen mükelleflerin uzlaşma talebinden vazgeçmeleri ve dava açmamaları gerekmektedir.
Teklifin 9. maddesinde yapılan düzenlemeye göre, yukarıda özetlenen düzenlemeler kapsamında ortaya çıkacak borç tutarının peşin veya taksitle ödenmesi konusunda borçluların tercih yapılabilmektedir. Tercihini taksitler halinde ödemek yönünde kullananlara 48 aya kadar vade tanınmaktadır.
Teklife göre, hesaplanan tutarın ilk taksit ödeme süresi içinde tamamen ödenmesi halinde;
Taksitli ödemenin tercih edilmesi halinde, taksitler ödeme süresine bağlı olarak belli bir katsayıyla artırılacaktır. Açıklanan artış katsayıları şöyledir:
Kanun teklifinde, yukarıda özetlenen konular dışında, kesinleşmemiş kamu alacaklarıyla ilgili olarak ayrıca aşağıdaki düzenlemeler yapılmaktadır.
Teklifte yapılan düzenlemeye göre, başlanılmış olan vergi incelemeleri ile takdir, tarh ve tahakkuk işlemlerine devam edilecektir.
Bu işlemlerin tamamlanmasından sonra yapılacak uygulama aşağıdaki Tabloda yer almaktadır:
Ödenecek Tutarlar | Tahsilinden Vazgeçilen Tutarlar |
|
|
Teklife göre, Kanun’un yayımından önce tamamlandığı halde, bu tarihten sonra vergi dairesi kayıtlarına intikal eden vergi inceleme raporları üzerine yapılacak tarhiyatlar için de bu düzenlemeden yararlanmak mümkündür.
Teklife göre, Kanun’un yayımı tarihi itibariyle incelemede olanların matrah artırımına yasal bir engel yoktur.
Öte yandan, matrah veya vergi artırımında bulunulması, Kanun’un yayımı tarihinden önce başlanılmış olan vergi incelemeleri ile takdir işlemlerine engel teşkil etmemektedir. Ancak, matrah artırımı yapan mükelleflerde başlamış olan inceleme sonucunda tarhiyat yapılabilmesi için, incelemenin kanunun yayımı tarihinden itibaren yedi gün içinde sonuçlandırılması gerekmektedir. Aksi halde inceleme ve tarhiyat işlemlerine devam edilemeyecektir. Bu durumda sadece matrah veya vergi artırımı nedeniyle hesaplanan vergiler ödenecektir.
İncelemenin yasal süresinde bitirilmesi ve tarhiyata konu matrah veya vergi farkı tespit edilmesi durumunda, inceleme raporunun vergi dairesi kayıtlarına intikal ettiği tarihten önce artırımda bulunulmuş olması şartıyla inceleme ve takdir sonucu bulunan fark, Kanun’un matrah artırımı hükümleriyle birlikte değerlendirilecektir.
Teklifin 4. maddesinin üçüncü fıkrasına göre, Kanun’un kapsadığı dönemlere ilişkin olarak Kanun’un yayımlandığı tarihten önce pişmanlık talebiyle veya izaha davet kapsamında verilip, ödeme yönünden şartların ihlal edildiği beyannameler ile kendiliğinden verilen beyannameler için kesilen ve Kanun’un yayımlandığı tarih itibarıyla tebliğ edilmemiş olan cezalar bu madde hükmüne göre yapılandırılabilmektedir.
Önerilen düzenlemeye göre, vergi aslına bağlı vergi cezalarının madde kapsamında tahsilinden vazgeçilebilmesi için verginin Kanun’un yayımlandığı tarihten önce ödenmiş olması veya 2. madde çerçevesinde ödenmesi gerekmektedir. Bu durumda, pişmanlık hükümlerinin ihlali üzerine kesilmesi gereken vergi ziyaı cezasına ilişkin ihbarname düzenlenerek mükellefe tebliğ edilecek ve mükellefin maddenin öngördüğü şartları (vergi aslının ödenmiş olması) yerine getirmesi halinde kesilen ceza terkin edilecektir.
Vergi aslına bağlı olmayan cezalarda yapılandırma talep edilmesi durumunda ise ceza tutarının %25’i ödenecek, kalan %75 silinecektir.
Teklifin 4. maddesinin beşinci fıkrasında yer alan düzenlemeye göre, Kanun’un yayımlandığı tarih itibariyle, tarhiyat öncesi uzlaşma talebinde bulunulmuş, ancak uzlaşma günü gelmemiş ya da uzlaşma sağlanamamış olmakla birlikte vergi/ceza ihbarnameleri mükellefe tebliğ edilmemiş alacaklar da madde hükmünden yararlanılabilmektedir.
Bu durumda, düzenlenen inceleme raporunun vergi dairesine intikali üzerine madde hükmü uygulanacaktır. Bu safhada da ödenecek tutarın tespitinde, tarhiyata ilişkin olarak düzenlenen vergi/ceza ihbarnamelerinde belirtilen tutarlar dikkate alınacaktır.
Teklifin 4. maddesinde, inceleme aşamasında bulunan işlemlerle ilgili düzenlemeden yararlanılabilmesi için;
gerektiği hükme bağlanmaktadır.
Kanun Teklifine göre, 30.04.2023 tarihine kadar, pişmanlıkla veya kendiliğinden verilen beyannameler ile gümrük idaresine bildirilecek gümrük vergisi aykırılıklarıyla ilgili olarak yapılacak uygulama aşağıdaki Tabloda yer almaktadır:
Ödenecek Tutarlar | Tahsilinden Vazgeçilen Tutarlar |
|
|
31.12.2022 tarihinden önce verilmesi gerektiği halde Kanun’un yayımı tarihi itibariyle emlak vergisi bildiriminde bulunmayan veya bildirimde bulunduğu halde vergisi eksik tahakkuk eden mükelleflerce bildirimde bulunulması ve aşağıdaki tablonun ilk sütununda yer alan tutarların ödenmesi durumunda, tablonun ikinci sütununda yer alan tutarlar silinecektir.
Ödenecek Tutarlar | Tahsilinden Vazgeçilen Tutarlar |
|
|
Pişmanlıkla veya kendiliğinden verilen beyannameler nedeniyle tahakkuk eden kamu alacaklarının yapılandırılması sonucu hesaplanan tutarın ödemesiyle ilgili özel bir düzenleme önerilmemiştir. Kanun kapsamında yapılandırılan bütün diğer alacakların ödenmesiyle ilgili genel düzenlemeler kapsamında ödeme yapılacaktır.
Teklifin 9. maddesinde yapılan düzenlemeye göre, yukarıda özetlenen düzenlemeler kapsamında ortaya çıkacak borç tutarının peşin veya taksitle ödenmesi konusunda borçluların tercih yapılabilmektedir. Tercihini taksitler halinde ödemek yönünde kullananlara 48 aya kadar vade tanınmaktadır.
Teklife göre, hesaplanan tutarın ilk taksit ödeme süresi içinde tamamen ödenmesi halinde;
Taksitli ödemenin tercih edilmesi halinde, taksitler ödeme süresine bağlı olarak belli bir katsayıyla artırılacaktır. Açıklanan artış katsayıları şöyledir:
Teklifte, belirlenen vergilendirme dönemlerine ilişkin matrahlarının veya vergilerinin belirli oranlarda artırılması halinde, bu yıllarla ilgili olarak inceleme ve tarhiyat yapılmayacağı öngörülmektedir.
Matrah ve vergi artırımı aşağıdaki dört vergi grubunda yapılabilecektir:
Açıklanan matrah veya vergi artırım oranları aşağıda yer almaktadır:
Gelir vergisi mükellefleri, ilgili yıllarda beyan ettikleri gelir vergisi matrahlarını aşağıda tabloda yer alan oranlarda artırdıkları takdirde, kendileri hakkında artırımda bulunulan yıllar için yıllık gelir vergisi incelemesi ve bu yıllara ilişkin olarak daha sonra başka bir tarhiyat yapılmayacaktır.
Artırımda bulunulacak yıllara ilişkin beyannamelerde matrah bulunmaması veya hiç beyanname verilmemiş olması durumunda, artırılacak asgari matrah tutarları mükellef grupları itibariyle belirlenmiştir. Bilanço esasına göre defter tutan ticari kazanç sahipleri ile serbest meslek erbabı için geçerli asgari matrah tutarları aşağıdaki tabloda yer almaktadır.
Yıl |
Matrah Artış Oranı (%) |
Asgari Matrah Artış |
Artırılan Matrah |
2018 |
35 |
94.000 |
20 |
2019 |
30 |
99.600 |
20 |
2020 |
25 |
105.800 |
20 |
2021 |
20 |
112.400 |
20 |
Teklife göre, artırımda bulunulan yıla ait yıllık beyannamelerini kanuni sürelerinde vermiş, bu beyannameler üzerinden tahakkuk eden vergilerini süresinde ödemiş ve bu vergi türleri için Kanun’un 2. ve 3. maddelerinden yararlanmayanlar için uygulanacak vergi oranı %20 değil %15’tir.
Teklife göre;
az olamamaktadır.
Öte yandan, birden fazla gelir unsuru elde eden mükelleflerce, vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olunmaması için, ilgili gelir unsuru itibariyle matrah artırımı yapılması gerekmektedir.
Kurumlar vergisi mükellefleri, kurumlar vergisi matrahlarını aşağıda tabloda yer alan oranlarda artırdıkları takdirde, kendileri hakkında artırımda bulunulan yıllar için yıllık kurumlar vergisi incelemesi ve bu yıllara ilişkin olarak daha sonra başka bir tarhiyat yapılmayacaktır.
Artırımda bulunulacak yıllara ilişkin beyannamelerde matrah bulunmaması veya hiç beyanname verilmemiş olması durumunda, artırılacak asgari matrah tutarları Kanun’da belirlenmiştir. Söz konusu tutarlar aşağıdaki tabloda yer almaktadır.
Yıl |
Matrah Artış Oranı (%) |
Asgari Matrah Artış |
Artırılan Matrah |
2018 |
35 |
200.000 |
20 |
2019 |
30 |
215.000 |
20 |
2020 |
25 |
230.000 |
20 |
2021 |
20 |
260.000 |
20 |
Gelir vergisinde olduğu gibi kurumlar vergisinde de vergisini tam ve gününde ödeyenler için %20 yerine %15 oranı dikkate alınarak vergi hesaplanacaktır.
Kurumlar vergisi matrah artırımında birkaç önemli konu bulunmakta olup, özetle belirtmek gerekirse;
Teklife göre, stopaja tabi belirlenen ödemelere ilişkin gayrisafi tutarının yıllık toplamı üzerinden aşağıdaki oranlar kullanılarak ek vergi ödenmesi halinde, bu vergilendirme dönemleriyle ilgili olarak söz konusu ödemeler yönünden stopaj gelir vergisi incelemesi yapılamayacaktır.
Kapsama alınan ödemeler şunlardır:
Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinin birinci fıkrasının;
- 1 numaralı bendinde yer alan ücret ödemeleri
- 2 numaralı bendinde yer alan serbest meslek işleri nedeniyle yapılan ödemeler
- 3 numaralı bendinde yer alan yıllara yaygın inşaat işleri istihkak bedelleri
- 5 numaralı bendinde yer alan kira ödemeleri
- 6 numaralı bendinde yer alan kâr payı ödemelerinden
- 11 numaralı bendinde yer alan çiftçilere yapılan ödemeler
- 13 numaralı bendinde yer alan esnaf muaflığından yararlananlara yapılan ödemeler
Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 15. maddesinin;
- Birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan yıllara yaygın inşaat işleri istihkak bedelleri
- Birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan kooperatiflere ödenen kira bedelleri
- İkinci fıkrasında yer alan kâr payı ödemelerinden
Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 30. maddesinin;
- Birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan yıllara yaygın inşaat işleri istihkak bedelleri ile
- İkinci fıkrasında yer alan kâr payı ödemelerinden oluşmaktadır.
Kapsama alınan ödemeler için yapılacak artırım oranları aşağıdaki tabloda yer almaktadır:
Yıl |
Ücret Ödemelerinde |
Serbest Meslek, Kira |
Yıllara Yaygın İnşaat |
2018 |
6 |
6 |
1 |
2019 |
5 |
5 |
1 |
2020 |
4 |
4 |
1 |
2021 |
3 |
3 |
1 |
Teklife göre, yıllar itibariyle verilen muhtasar beyannamede yer alan yukarıda belirtilen ödemelere ilişkin gayrisafi tutarların yıllık toplamı üzerinden, yukarıda yer alan tablodaki oranların uygulanması suretiyle hesaplanan vergi ödenecektir. Bu şekilde artırımda bulunanlar nezdinde, yararlanılan dönemlerle ilgili olarak söz konusu ödemeler yönünden stopaj gelir veya kurumlar vergisi incelemesi ve tarhiyatı yapılamayacaktır.
Stopaj gelir vergisi artırımıyla ilgili birkaç nokta aşağıda özetlenmiştir:
Teklife göre, verilen beyannamelerde yer alan hesaplanan katma değer vergisinin yıllık toplamı üzerinden aşağıdaki tabloda yer alan oranlar kullanılarak ek vergi ödenmesi halinde, ilgili dönemler için katma değer vergisi incelemesi ve tarhiyatı yapılamayacaktır.
Yıl |
Artış Oranı (%) |
Yıl |
Artış Oranı (%) |
2018 |
3 |
2020 |
2,5 |
2019 |
3 |
2021 |
2 |
Katma değer vergisi artırımıyla ilgili birkaç nokta aşağıda özetlenmiştir:
Teklife göre, matrah veya vergi artırımının 30.04.2022 tarihine yapılması gerekmektedir.
Hesaplanan veya artırılan verginin, peşin veya azami on iki eşit taksitte ödenmesi gerekmektedir. Bu vergilerin Kanun’da belirtilen şekilde ödenmemesi durumunda, gecikilen süre için gecikme zammı uygulanacak ve madde hükmünden yararlanılamayacaktır.
Teklifte ayrıca, matrah veya vergi artırımı sonucunda tahakkuk eden vergilerin tamamının ilk taksit ödeme süresinde peşin olarak ödenmesi durumunda, bu vergilerden % 10 indirim yapılması önerilmiştir.
Teklifte öngörülen düzenleme kapsamında,
olanağı getirilmektedir.
Uygulamanın vergisel sonuçları aşağıdaki Tabloda özetlenmiştir:
Konu | Hesaplanacak Vergi / Yapılacak işlem |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Kanun teklifiyle, Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5. maddesinin üçüncü fıkrasında yapılacak değişiklikle, Kanun’un 19. maddesi kapsamında yapılan devirde, iştirak hissesi veya pay alımı dolayısıyla yapılan devir sonrasına ait finansman giderlerinin, devralan şirkette gider olarak dikkate alınabilmesi önerilmektedir.
Teklifin geçici 1. maddesiyle ayrıca, özetlenen değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten önceki dönemlerde söz konusu finansman giderlerinin indirimiyle ilgili inceleme ve tarhiyat yapılmaması ve vergi cezası kesilmemesi, daha önce yapılan tarhiyatlardan ve kesilen cezalardan varsa açılmış davalardan feragat edilmesi şartıyla vazgeçilmesi, tahakkuk eden vergilerin terkini önerilmektedir.
Teklifin genel gerekçesinde önerinin, şirket birleşme ve devirlerinin desteklenmesi amacıyla yapıldığı, madde gerekçesinde ise iştirak hissesi ve pay alımı dolayısıyla yapılan ve devir sonrasına tekabül eden finansman giderlerinin, devir sonrası devir alan kurum tarafından indirim yapılabileceği hususunun netleştirildiği açıklaması yer almaktadır.
Kanun Teklifiyle, yukarıda açıklanan düzenlemeler yanında;
Önerilmektedir.
NOT: Yukarıda yapılan açıklamalar Kanun Teklifi dikkate alınarak yapılmış olup, henüz yapılmış bir yasal düzenleme yoktur. Teklifin TBMM sürecinde ve sonrasında yaşanan gelişmeler ve olası değişiklikler her aşamasında duyurulacaktır. |
İlgili Kanun metnine aşağıdaki bağlantı yardımıyla ulaşabilirsiniz.